Beyazıt Camii Tarihçesi
Beyazıt Camii, Fatih Sultan Mehmet’in oğlu Sultan 2. Beyazıt tarafından yaptırılmıştır. Külliye; cami, türbeler, aşhane, imaret, sıbyan mektebi, tabhane, medrese, kervansaray ve hamamdan müteşekkildir. Bütün bu yapılar, simetrik bir esasa göre değil, araziye dağınık bir şekilde yerleştirilmiştir. Külliyeye gelir sağlamak üzere, Bursa Pirinç Hanı ve Selanik’te bir kervansaray yaptırılmış, Edirne’deki Yemişkapanı Kervansarayı da vakfa kaydolmuştur.
Adres:
Beyazıt Mh. 34126 Fatih/İstanbul
Koordinat:
41.0093921,28.9662812
Enlem: 41°0’35.87¨N (41.009965)
Boylam: 28°57’56.59¨E (28.96572)
Yapılış Tarihi:1501-1505
Yaptıran: Sultan 2. Beyazıt
Tadilat: Devam ediyor.
Mimar: Mimarı Yakub Şah bin Sultanşah
Mimari: Osmanlı
Minare: 2
Temmuz 1501’de Beyazıt Camii inşaatına başlanmış ve 1505 tarihinde bitirilerek ilk namazı Sultan 2. Beyazıt kıldırmıştır. Mimarı Yakub Şah bin Sultanşah’dır.
Erken Osmanlı Klasik mimarlığının son örneklerinden olan Beyazıt Camii; kare planlı, sivri kemerlidir. Meydandaki ana kapı, Selçuklu mimarisini andıran kubbeli ve sakıt benzeri süslemelidir. Kare biçimli, üç kapılı ve mermer döşeli avlu, 20 sütunlu, 24 kubbeli revaklarla çevrilmiş olup, ortada şadırvan bulunmaktadır. Son cemaat yeri yedi kubbelidir.
Beyazıt Camii‘nin ana mekanında ise; dört büyük kemer ve dört fil ayağı ile taşınan 16,7 m. Çapında ana kubbe, önünde ve arkasında birer yarım kubbe yer almaktadır. Bu düzen, hem ana kubbeyi desteklemekte ve hem de camiyi genişletmektedir. İki yanlardaki tali mekanlar ise dörder bölüm halinde olup üzerileri küçük birer kubbe ile örtülüdür. Sağdaki bölümün kıble duvarına bitişik son kısmında, on sütun üzerinde oturan hünkar mahfili bulunmaktadır. Mahfilin altındaki ahşap tavan, altın yaldızlı ve nakışlıdır. Mihrap, minber, müezzin mahfili ile konsollar üzerindeki kadınlar mahfilinin taş işçiliği takdire şayandır. Özellikle minber, dantela gibi işlenmiştir. Müezzin mahfilini tutan ince sütunların üzerindeki kemer modelleri görülmeye değerdir. 1509 depreminde kubbe zarar görmüş ve onarımı yapılmış, 1573 yılında da Mimar Sinan’ın yaptığı bir kemer ile desteklenmiştir. Beyazıt Camii 1798 ve 1950’de yine tamir görmüştür. Birbirinden oldukça uzakta tek şerefeli iki minaresi bulunur. Sağdaki minare yapıldığı döneme aittir. Gövdesinde pişmiş topraktan kırmızı renkte kuşaklar ve geometrik süslemeler bulunur. Bu minare 1954 yılında tamir görmüştür. Soldaki minaresi ise 19. Yüzyıla ait olup süslemesi yoktur.
Beyazıt Camii‘nin arkasında, caddeye bakan kıble tarafındaki türbede 2. Beyazıt yatmaktadır. 1513 yılında yapılmış olan türbe, kesme taştan ve sekiz kenarlı ve kubbelidir. Diğer türbe, sultanın kızı Selçuk Sultan’a aittir. Bu da çok kenarlı ve kubbelidir. Yoğun süslemeli üçüncü türbede Sadrazam Mustafa Reşid Paşa ve üç oğlu yatmaktadır.
İstanbul’daki en büyük hamam olması nedeni ile “hamam-ı kebir” olarak da anılan hamamın asıl banisi, 2. Beyazıt’ın eşi Gülbahar Sultan’dır. 2007 yılında tamire başlanan hamam, Üniversite bünyesine aittir.
1999 Marmara depreminde kubbede meydana gelen çatlaklarla birlikte restore edilmek üzere ihale açılmıştır. 2011 yılında elektrik kontağından çıkan yangın, 1990’lı yıllarda hünkar mahfilinde restore edilen bir bölümün kül olmasına neden olmuştur. Bu yangından cami zarar görmemiş olsa da hünkar mahfili kullanılmaz hale gelmiştir.